Doğanın Çocukları: İşlediğiniz çevre katliamı suçlarından sorumlu tutulacaksınız
İZMİR – Doğanın Çocukları, Maraş’ta meydana gelen deprem sonrası doğanın talan edilmesine karşı basın açıklaması yaptı. Alsancak’ta bir araya gelen doğa savunucuları, “Deprem değil rantiye sistem suçlu” yazılı pankartlar açarak, “Afet değil katliam, kader cinayet değil”, “Ekolojik düzen rantçılar değil” ve “Kiracı sistem öldürür dayanışma” sloganları attı. hayatları”. Çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de katıldığı açıklamaya çok sayıda kişi destek verdi.
Grubun ismiyle ilgili açıklama yapan Buyruk Saraçoğlu, resmi açıklamalara göre 45 bin 89 kişinin hayatını kaybettiğini, 100 binden fazla kişinin yaralandığını ve binlerce canlının etkilendiğini, facianın nasıl bir felakete dönüştüğünü söyledi. iktidarların ve siyasetçilerin çıkar odaklı kalkınma planları ile katliam.
‘KARARI KABUL ETMİYORUZ’
“Yapı denetimi bilimsel verilerle hazırlanmayan, ekolojik yaşam tarzından uzak bu evlerin, rant amacıyla inşaatlarda kullanılan kalitesiz ve yetersiz malzemelerle mezara dönüştüğüne şahit olduk” diyerek, Saraçoğlu, OHAL kararnamesi ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na tanınan yetkilere de değindi. Saraçoğlu şöyle devam etti;
“Şehirlerin yıkıldığı bu günlerde afet zamanını fırsat gören hükümdarların çıkardığı 126 sayılı kararname ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına olağanüstü yetkiler verildi. Kuşatma planları Tarım arazilerini, su havzalarını, sit alanlarını hiçe sayarak, yıkılan şehirlerde yeni binalarla sermaye birikimini düşünenler halk için büyük tehdit oluşturmaktadır. Yağmacı ve rantçı zihniyetin egemenliği altındaki Türkiye’de görmek zorunda kaldığımız sorunları başka katliamlar yaşamaya devam edeceğiz. Devletin bir lütuf gibi sunduğu imar affının neden olduğu tahribatı, bilim adamlarından habersiz dikilen kaçak katlı binaları görerek bu kararnameyi kabul etmiyoruz.”
‘HESABINI VERECEKSİNİZ’
Enkaz kaldırma çalışmalarında yürütülen hafriyatın dökülmesi için seçilen noktaları endişeyle takip ettiklerini belirten Saraçoğlu, bölgede yapılacak bilinçsiz herhangi bir moloz kaldırma çalışmasının doğanın geri dönülmez tahribatına ve önemli halk sağlığı sorunlarına yol açtığını vurguladı. En değerli tehlikelerden birinin de bina yıkımı ve moloz kaldırma çalışmalarında açığa çıkan silis, asbest gibi kanserojen tozlar ile cıva, kurşun ve radon gazı gibi tehlikeli atıklar olduğunu belirten Saraçoğlu, gerekli arama ve incelemelerin de yapıldığını ifade etti. Bölgede mahsur kalan hayvanlar için kurtarma ve yardım faaliyetleri düzenlenmemektedir.
Yaşananlardan sorumlu tutulacaklarını vurgulayan Saraçoğlu, “Milyonlarca insan güvencesiz evlerde yaşarken, egemenler sermaye birikimi için doğaya saldırmaya devam ederken, hayat sürerken bu düzenin böyle gitmeyeceğini biliyoruz. Tüm türler yok sayılıyor, beklemek değil mücadele etmek boynumuzun borcu. Hesap vereceksiniz. İçinde bulunduğumuz her alanda hesap vermeniz için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. (DUVAR)